Yüz Gençleştirme

Yüz gençleştirme, yüz cildi ve yumuşak dokularının zaman , kimyasal ve fiziksel etkenlerle oluşmuş dejenerasyonunun geri döndürülerek genç, iyi kanlanan ve kırışıklıkların azaldığı bir yüz elde etmeye yönelik girişimlerin adıdır. Bu tanım, yüz germe amelyatının yanı sıra, fiziksel (lazer, radyofrekans, dermabrazyon, vs) kimyasal ( TCA, Glikolik asit vs) cilt yenileme , cilt içine ve altına yapılan hacim oluşturucu enjeksiyonlar, ve benzeri uygulamaları kapsar.

 

Yüz gençleştirme , yüzde yaşlanmanın belirtileri ortaya çıkmaya başladığında yapılabileceği gibi lekeler, damar genişlemeleri gibi görünümü bozan lezyonları ortadan kaldırmaya yönelik de yapılabilir. Yüzde yaşlanmanın belirtileri ise, doğal cilt katlantılarının derinleşmesi, göz çevresinde çizgiler oluşması, göz kapaklarında sarkma, yanaklarda ve alt çene üzerinde sarkma, ağız köşelerinde çizgisel katlantıların oluşması , kulak önünde dik olarak çizgisel katlantıların oluşması  gibi kriterlerdir.

Hekimin yapacağı bir değerlendirme ile yüz gençleştirmenin hangi yöntemlerinin nasıl kullanılacağına karar verilebilir. Bu karar yaşlanmanın ve dejenerasyonun derecesi, cildin yapısal özellikleri, eşlik eden lokal ve genel problemlerin varlığı gibi parametrelere bakılarak verilir.  Eğer yapılacak işlem bir cerrahi uygulaması ise,  genel veya sedasyon ile lokal anestezi ile yapılabilmesine engel bir faktör var olup olmadığı araştırılır ve uygulama sonrası üç gün kadar dinlenme ve günlük aktivitelerden uzak kalma söz konusudur.  Uygulama genelde, kulak önünde cilt çizgileri içine gizlenebilen bir kesi ile kulak arkasında saçlı deri çizgisine gizlenen birer kesinin , yüzün cilt altı dokularına ulaşılmasına olanak vermesi ile yapılan bir uygulama olup, kas ve fasyanın da olması gerektiği yer ve boyutlara ulaştırılması ve ortaya çıkan cilt fazlasının eksize edilmesi esasına dayanır. Böylece Birinci hafta sonunda aktif sosyal yaşama geri dönülebilir. Bu uygulama, yanaklar, alın, gözkapakları, ağız çevresi ve boyun bölgesinde gerekli düzenlemeleri içereceğinden yüz bölgesinde iki –üç gün süre ile destekleyici  pansuman ve elastik bandaj uygulanır. Olası komplikasyonlar ameliyat sonrası özellikle sigara içenlerde olmak üzere, hematom, cilt nekrozu ve enfeksiyondur.  Ameliyat sonrası dört ile altı hafta arasında yanaklarda hafif his kaybı da söz konusu olabilir ve bu süre içinde geri döner. Son olarak yüz kasları ve sinirlerine ait geçici veya kalıcı fonksiyon kaybı da komplikasyonlar arasında sayılabilir.

Uygulama eğer fiziksel ve kimyasal soyma uygulaması olacak ise bunun için eğer kullanılıyor ise sigara içmeyi durdurma dışında ek bir tedbir gerekmez. Bu uygulamalar  topikal anestezi ile kolayca yapılır Uygulama sonrası yüz bölgesinin kısa bir süre  istirahate alınması için basit pansumanlar uygulanabilir. Bu uygulamaların sonrasında nariden de olsa leke oluşması veya yanık izi ortaya çıkması sözkonusu olabilir ve uygun tedavi ile sorunlar ortadan kaldırılabilir.

Eğer dolgu ve botulinum toksini uygulaması  yapılacaksa burada kişisel faktörlerin araştırılması söz konusudur. Alerjik bünyeli ve aktif akne problemi olan hastalarda bu durum dikkatle değerlendirilmeli ve hastaya olası komplikasyonlar hakkında ayrıntılı bilgi verilmelidir. Bu komplikasyonlar , asimetrik kas felçleri, dolgu bölgelerinde enfeksiyon veya allerji sözkonusu olabilir. Uygun tedaviler ile bu sorunlar da kolaylıkla  giderilebilir.

Kişinin kendisinden alınan ve hazırlanarak tekrar aynı hastaya enjekte edilerek yapılan bir gençleştirme yöntemi tercih edilmiş ise,(kan veya yağ dokusu gibi) bunun için de hastaya  olası riskler anlatılmalıdır. Bu durumda da enjekte edilen PRP veya otojen yağ greftinin enfeksiyona yol açması mümkün olabilir. Bu durumda drenaj ve uygun antibiyotik kullanımı gerekebilir.

Bunlarda hangisi seçilir ise seçilsin, uygulama konusunda yetkili ve deneyimli uzmanlar tarafından yapıldığında oldukça başarılı sonuçlar elde edilir.